- şef bu et kaç gram?
- Efenim doyurucu bir porsiyon olduğuna emin olabilirsiniz
- Doyup doymayacağıma müsaade ederseniz ben karar vereyim, siz benim soruma cevap verin kaç gram bu et diyorum?
- 200-250 gram arası değişir
Daha gramajından haberiniz yok sattığınız etin, pekiyi kaç kaloriymiş bu?
-Bakın onu bilmiyorum, ama et protein olduğundan vücudunuza bir zararı olmaz ki..
-Üstadım
siz beslenme uzmanı mısınız yoksa basit bir garson mu? Hangi Tıp
Fakültesi’nden mezun olmuştunuz? Sorduklarıma cevap istiyorum ben
sizden, bu et kaç ka-lo-ri?
-400 kaloriyi geçmese gerek, haklısınız bunu bilmemiz lazımdı
-Yanına
haşlanmış sebze istiyorum, yağsız bir salata, bir de limonlu soda,
biraz da çabuk olun, 4 saattir bir şey yemiyorum zaten. Yok ara öğün
yokmuş, yok aç kalmadan vücut lesitin salgılamazmış falan filan.. Bırak
futbol hakemlerini, yahu diyetisyenler bile aynı dili konuşmuyorlar bu
memlekette kardeşim. 4 saat bir şey yemeden nasıl duracağım ben, hala
anlamış değilim. Denemediğim, bir Vietnam diyeti kaldı zaten. Bir de
gelirken kalem-kağıt getir, yediklerimi yazıp diyetisyen hanımefendiye
göstermem gerekiyormuş. Tövbe tövbe..
-İşte enfes bonfileniz, salatanız ve limonlu sodanız geldi efendim.
-Eti anladık da, şu yanındaki patates püresi ve pilav ne oluyor?
-Haşlanmış sebze kalmamış, o nedenle size tereyağlı enfes garnitürlerimizden ikram etmek istedik
-Yahu
diyetteyim kardeşim, anlamıyor musunuz diyetteyim. Yoksa ben bilmiyor
muyum bunları söylemesini. Haşlanmış sebzeyi ineğe versen yemez, ben de
tok tutsun diye yiyorum zaten, işkence etmek için mi koydun sen bunları
etimin yanına ha?
-Afedersiniz efendim, hemen alıyorum garnitürleri tabağınızdan.
-Bırak
bırak kalsın, sen şimdi onları mutfağa götürene kadar soğutacaksın
yarım saattir hasretle beklediğim yemeğimi çekil.. Çekil dedim de ben
senden limonlu soda istemiştim, bu neyin nesi?
-Limonlu soda
-Fesupanallah,
evladım bu limonlu gazoz, limonata gibi bir şey.. Benim istediğim ise
bildiğin soda, yani maden suyu, içine de atacaksın bir dilim limon, bu
kadar zor mu bunu anlaması şimdi?
-Tamam, şimdi anladım, hemen
değiştiriyorum beyefendi, bu getirdiğime de limonlu soda deniyor da. Siz
biraz gergin olunca ben de şaşaladım sanırım..
-Dur dur dur, bu salata sossuz olacak demiştim ben sana.
-Siz yağsız dediniz efendim, bu içindeki ise bizim özel sosumuz. Mayonez, hardal ve nar suyu karışımı.
-Bana
bak, kafandan aşağı geçiririm ben senin bu muhteşem karışımını.
Salatasını yağsız isteyen adama yapılır mı lan bu? Zaten ben her
lokantanın özel karışımlarını yiyerek bu hale gelmedim mi? Sana mı kaldı
yeşilliğimin içine sos koymak? Tamam haydi git, haydi..
15 dakika sonra
-Ooo efendim püre, salata ve pilava önce pek kızmıştınız, ama bakıyorum tabağınızda hiçbirinden eser kalmamış.
-Başlatma
eserine de sana da şimdi. Tabağıma koyduklarını mecburen yedim, ne
yapayım. ‘Arkandan ağlar, günah, bunları bulamayanlar da var’ sözleriyle
büyüdük biz..
-Efendim bu da müessesemizin ikramı olan dondurmalı irmik helvası
-Hey
Allahım ya.. Siz beni öldürecek misiniz, kim dedi sana bana bedava
tatlı ver diye, kim? Hem sen benim tatlı sipariş edecek param yok mu
sanıyorsun? Haydi, al şimdi helvanı başına şu masayı geçirmeden ve bana
şekersiz açık bir çay getir hemen.
-Yanında tatlandırıcı ister miydiniz?
-Yok
yok kalsın, üç kuruşluk yapay şeker keyfimiz vardı, onu da aldılar
elimizden. Tavşanlarda denemişler, kısır mı oluyorlarmış yoksa kanser mi
ne.. Korkumdan onu da ağzıma süremez oldum.
-Çok haklısınız efendim, ben de bir yazıda 3 beyazdan uzak durulması gerektiğini okumuştum.
-Sakın bana “bu 3 beyaz; Rus, Ukraynalı, Belarus’muş” gibi espri yapmaya kalkma zaten sinirlerim tepemde.
-Hayır efendim ben tuz, şeker ve unlu gıdaları kastetmiştim.
-Onu
biliyoruz da, geriye ot ve sudan başka ne kalıyor ki? ‘Ot vücuda iyi
gelseydi inek bu hale gelir miydi, bak balina da o kadar yüzmeye hala
dombili gibi’. Soğuk şakalarımla alaşağı ederim ben seni.
-Anlıyorum sizi, sanırım diyetten dolayı biraz asabisiniz bu günlerde.
-Kim
asabi lan..Senin bu zevzek yorumların ve muhteşem servisin öncesi pamuk
gibi adamdım ben, ne asabiyeti? Vazgeçtim, bırak o dondurmalı irmik
helvası tabağını şuraya. Yarım saattir karşımda onunla dikilerek işkence
çektiriyorsun zaten bana? Koy şuraya koy, hem şuncacık şeyin
kalorisinden ne olur ki? Hımmm, annemin yaptığı kadar olmasa da bu da
fena değilmiş.. Ohh be biraz rahatladım bak şimdi, adın neydi senin?
11.04.2012