Tunç Müstecaplıoğlu
  • ANA SAYFA
  • TUNÇ M.
  • YAZILARI
  • KİTAPLARI
  • FOTOĞRAF ALBÜMÜ
  • VİDEOLAR
  • İLETİŞİM
  • ANA SAYFA
  • TUNÇ M.
  • YAZILARI
    • Söyleşi & İmza Gününden...
    • Bana Otelini Göster Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim
    • BİR KİTAP DAHA YUMURTLADIM…
    • BİZ SANA DOYAMADIK BE DÜNYA…
    • FİLLER DİYARI BOTSVANA
    • Güneşime gölge etme...
    • Mısır'ı nasıl da özlemişim
    • PİLAV ÜSTÜ TURİZM GÜNDEMİ
    • SİZE BİRAZ RUANDA’YI ANLATAYIM MI?
    • Söyleşi & İmza Günü
    • TÜRKİYE’DEKİ DENEYİMİNİ YURTDIŞINA TAŞIDI
    • DEVELERİ BİR EVCİL HAYVAN GİBİ SEVECEĞİM HİÇ AKLIMA GELMEZDİ
    • HASTANE Mİ İŞLETİYORUZ YOKSA BİR OTEL Mİ?
    • AMERİKA'YI NASIL BİLİRSİNİZ?
    • MASKELİ BALO
    • BANA SADRAZAMINI SÖYLE..
    • OSMANLININ KARANLIK YÜZÜ
    • DUBAİ DUBAİ DİYORLAR DA..
    • JOSEF FRITZL'I TANIR MISINIZ?
    • NASIL ÖLMEK İSTERDİNİZ
    • UMMAN DA CORONA'DAN ETKİLENDİ
    • ORASCOM HOTELS-UMMAN, LİBERTY HOTELS LYKİA EL ELE
    • NEPAL, NE DE GÖRKEMLİ BİR ÜLKEYMİŞSİN SEN BÖYLE..
    • AUSCHWİTZ-BİRKENAU TOPLAMA KAMPLARI
    • BOĞAZDA YÜZMEK
    • GM RÖPORTAJ 07.2019
    • BANA EĞLENCE PROGRAMINI SÖYLE SANA..
    • TÜRKİYE NASIL DAHA İYİ TANITILIR
    • BİR KASIRGA GEÇTİ ÜSTÜMÜZDEN
    • DAHA NELER GELECEK BAŞIMIZA BAKALIM
    • MADAGASKAR'I TANIR MISINIZ?
    • KİBAR İNSANLAR DİYARI JAPONYA
    • OKTOBERFEST KADAR PAMUK DÜSSÜN KAFANIZA
    • BU DETOKS DA NE YA?
    • BİR MODALI ÖLDÜ DİYELER
    • ÜSTÜME GELMEYİN DİYETTEYİM..
    • TURİZM YAŞAMIN TA KENDİSİDİR
    • TENİS ANA KARNINDA ÖĞRENİLEBİLİR Mİ?
    • ANTALYA'DA TURİZMİN VE ÇELEBİ'NİN GELİŞİMİ
    • TENİS ÜZERİNE AFORİZMALAR
    • BİR ACAYİP BAYRAM BU BAYRAM
    • MODA YOLUNDA
    • BEN NE Mİ ANLADIM ŞİMDİ ŞU NEWYORK’TAN
    • PLAJDA TENİS Mİ?
    • İSTANBUL’DA TENİS OYNAMAK MI DEDİNİZ
    • YIKIN HEYKELLERİMİ..
    • BABAMDAN NELER ÖĞRENDİM..
    • SPOR SALONUNA GİDER MİSİNİZ
    • INCREDIBLE INDIA
    • NEE KAMBOÇYA’DA MISIN, ORASI DA NEREDEYDİ?
    • OLSAK OLSAK DA, NASIL BİR TAKIM OLSAK..
    • BEN NELERE GÜLERİM BİLİYOR MUSUNUZ?
    • GÖZYAŞLARI VE YAĞMUR..
    • SEVGİLİ K. ATATÜRK
    • VEDA MI DEDİNİZ?
    • SAVAŞ MANÇO İLE ÜÇ GÜN
    • VOLEYBOLDA BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?
    • TENİSÇİNİN TENİSÇİDEN BAŞKA DOSTU YOKTUR...
    • DON JUAN MISINIZ YOKSA KAZANOVA MI?
    • NASIL BİR DUYGUDUR BABA OLMAK ?
    • TENİSTE BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ ?
    • UFUK PARLAKDAĞ DA GÖZALTINA ALINDI..
    • BURSA SADECE ULUDAĞ DEMEK DEĞİLDİR..
    • PHOENIX ARTIK HAVALANMAYA HAZIR..
    • ANTALYA’DA TENİS VE ATİK..
    • SEN ADAM OLMAZSIN BE ULUDAĞ..
    • DOKTOR DOKTOR BAKSANA..
    • AZİZİM VALENTİN’İM..
    • NASIL DİNLENİR ŞU KLASİK MÜZİK..
    • BİTTİN SEN ARTIK CAN DÜNDAR..
    • PORTAKALI SOYDUM PİYANOMA KOYDUM..
    • ÇARŞAMBAYI PAZAR ALDI..
    • BODRUM BODRUM..
    • ANNE, BU ZIPLAYAN SARI ŞEY DE NE?
    • DANS EDER MİSİNİZ ?
    • ŞU SOKAKLARI BİKİNİLİ KIZLARLA DONATMALI MI DONATMAMALI MI..
    • ANTALYA’NIN DA BİR HYDE PARK’I VAR..
    • NURTOPU GİBİ BİR ASPENDOS’UMUZ DAHA OLDU..
    • GÜLÜMSER MİSİNİZ ?..
    • YAR BİZE DE BİR OLİMPİYAT..
    • PEHLİVAN PEHLİVAN..
    • BÜTÜN KONSERLERİNİ GEZDİM ANTALYA’NIN
    • KÖPÜK PARTİSİ'NDE İNSAN DA MI ÖLÜRMÜŞ..
    • MAMMA MIA GELDİ HOŞGELDİ..
    • AURA’YA GÜLŞEN GELDİ DEDİLER..
    • TARLADA SU KAYAĞI OLUR MU ?
    • HAYDİ BİRAZ DAHA FUTBOL..
    • CAN DÜNDAR MİLLİ TAKIM TEKNİK DİREKTÖRÜ OLSUN..
    • SİGARA İÇMEK YA DA İÇMEMEK..
    • ELİSABETH HURLEY'İ NEDEN REDDETTİM..
    • SEN NEYMİŞSİN BE KUDÜS...
    • SİZE İLHAN ABİ DİYEBİLİR MİYİM?
    • AYSEL GÜREL
    • NEREDEN NEREYE..
    • NEREYE GİTTİN BE KEMAL..
    • KONSTANTİNİYYE’DE MAHKEMEYE ÇIKTIM..
    • MAHMUTLARI GÖRMEDEN ÖLMEMELİ
    • KESTANEYİ ÇİZDİRMEYE AZ KALDI..
    • SANTİAGO-DİNK
    • BEYOĞLU’NDA GEZERİM ÇEVREMİ DE SÜZERİM..
    • SADDAM'IN İDAMININ HATIRLATTIKLARI..
    • MAGANDAM MISIN BENİM ?
    • TURİZMCİ SANATTAN NE KADAR ANLAR ?
    • TAYLAND’I GÖRMEK LAZIMMIŞ..
    • BİZ RUSLARI NİYE SEVDİK
    • BÖYLE BİR COĞRAFYADA UZUN VADELİ TURİZM OLUR MU ?
    • ENİŞTEM BENİ NİYE ÖPTÜ ?
    • NERDESİN IRIS ?
    • ANTALYA’YA CEYLAN İNDİ..
    • MAGRİPLİ ASLINDA FASLI DEMEKTİR..
    • AVUSTURYA SİHİR VE FLÜT DEMEKTİR..
    • GEEEL, TAZE TATİL BİLGİLERİ BUNLAR..
    • DÜŞTÜK YOLLARA MEMLEKETİ TANITIYORUZ..
    • MERHABA ARIKAN BEY..
    • VAY BE 15 YIL MI GEÇMİŞ ?
    • AVRASYA AVRASYA BİZİ ŞAŞIRTMA..
    • LA SUISSE 12 POINTS..
    • TURİZM ZİRVE YAPTI..
    • DIŞIMIZDAKİ İRLANDALILAR..
    • SİZE BİRAZ NORVEÇ’İ ANLATAYIM MI ?
    • SİZCE ALANYA MI ŞANSSIZ, YOKSA YÖNETİCİLERİ Mİ BECERİKSİZ ?..
    • KAN VE TURİZM..
    • TENİS'İN MEKKE'Sİ WIMBLEDON..
    • HAYDİ ARTIK SAHNEYE..
    • KUDÜS YOLCULARIYLA BİR KAÇ GÜN..
    • RUS GELİNCE AŞKA, RUSUN AŞKI BAŞKA..
    • HİSSELİ TURİZM KUMPANYASI..
    • VENİ VİDİ DOLOMİTİ..
    • BİZİ NİYE İSTEMİYON EVROPA ?
    • ANTALYA’DA KIŞ NASIL GEÇER ?..
    • ORDAN TURİST GÖNDER, KALİTELİSİNDEN OLSUN..
    • VAR MI OTELİNİZİN BİR TEMASI ?
    • HAYDİ MAYORKA’YA BİR-İKİ, KALKIYOOR..
    • PATRONLARI KİM EĞİTECEK?
    • BELEK’DE TURİZM DAHA MI İYİ YAPILIYOR ?
    • TANITIM SAVAŞLARI
    • YATSI EZANI ÜSTÜ VİYOLONSEL
    • İSTANBUL WONDERFUL...
    • HOROZUN KAÇTI TUNÇ...
    • TUİ NİYE ANTALYA'YA ÇIKARMA YAPTI ?
    • SİZ HİÇ KİRİL ALFABESİ GÖRDÜNÜZMÜ?
    • BERLİN HALA TURİZMİN BORSASI MI?
    • SHARM EL SHEIKH’İ BİR DE DALAMAYANDAN DİNLER MİSİNİZ ?
    • MISIR’I NASIL BİLİRSİNİZ ?
    • HER ŞEY YİNE GÜZEL OLACAK...
    • NERDEN BAŞLASAM...
    • BANA BİR MASAL ANLATSANA..
    • GİRİT’E HOŞGELDİNİZ
    • BİZ ASLINDA KİMLERDENİZ ?
    • SİZCE ALANYA İYİ TANITILIYOR MU?
    • YABANINDAN DOMUZ SAR USTA...!
    • MEMLEKETTEN İNSAN DİYALOGLARI
    • SAYMADIM KAÇ BAKAN OLDU
    • ORDU LİGHT
    • ALACAKARANLIK KUŞAĞI
    • ALANYA NASIL KURTULUR
    • FUARA KİM, NİYE GİDER?
    • FUARINIZI NASIL ALIRDINIZ ?
    • FLYING DUTCHMAN YİNE GELİYOR
    • EY TELEVİZYON!... ARTIK SANA TESLİMİZ
    • ENDÜLÜS’DE RAKS
    • TURİZMDE ŞİMDİLİK HERŞEY YOLUNDA!..
    • RUSLAR HARİKALAR DİYARINDA..
    • ALAİYE’Yİ DAĞ BİSİKLETLERİ FETHETTİ...
    • BENİ DE TÜRK DOKTORLARINA EMANET EDİN...
    • TO WILLIAM OR NOT TO SHAKESPEARE
    • PAZAR SABAHLARI NASIL UYANMAK İSTERSİNİZ ?
    • ŞU GEMİDE AH BEN DE OLSAYDIM..
    • BEN HALA KORKUYORUM
    • ÇİN’DEN BİLE TURİST GETİRİRİZ EVELALLAH!..
    • DOBRA PAJALOVAT...
    • NE MUTLU TURİSTİM VAR DİYENE..
    • UYANIN VE KENDİNİZE GELİN!..
    • GÜLE GÜLE BARIŞ MANÇO...
    • İSVEÇ’TE BİR KÜRT’LE TANIŞTIM..
    • SAYIN ŞANSAL BÜYÜKA..
    • KASTÜŞKA HASTANESİ
    • N’OLACAK ŞİMDİ BU RUSYA’NIN HALİ ?
    • SİDE’Yİ GÖR, ALANYAYI ÖP BAŞINA KOY!..
    • ALANYA 2025
    • ASLINDA HERŞEY YOLUNDA
    • BELKIS HABERLER'İNDE MOZART'IN RUHUNU ŞAD ETTİK...
    • YİNE Mİ PATLATAMAYACAĞIZ ŞU TURİZMİ..
    • İMDAT!.. DAMLATAŞ’TA TİMSAHLAR VAR..
    • İÇİNDEN TRAMVAY GEÇEN İSTANBUL..
    • İSTANBUL'DA ÖLMEK DE ZOR
    • ŞU KAYAK SPORUNU NE YAPSAK DA PATLATSAK..
    • AIDS ALANYA’DA
    • SEN NEYMİŞSİN BE MENDEBUR SİGARA...
    • ALANYA HALA GÜZEL DERSEM, İNANIR MISINIZ?
    • ANDREAS'A ALANYA’DAN MEKTUP VAR
    • FAYTON TEHLİKESİ
    • GELİYOR DÜĞÜN ALAYI, TIKAYIN KULAKLARI..
    • LET’S TALK ABOUT ALANYASPOR
    • BOĞA GÜREŞİ
    • DENİZ BAYRAMI MEĞER NE HOŞMUŞ..
  • KİTAPLARI
  • FOTOĞRAF ALBÜMÜ
  • VİDEOLAR
  • İLETİŞİM

BİZ ASLINDA KİMLERDENİZ ?

01.09.2002  — 
 Anadolu, Tarih, Türkiye

Anadolu’dan gelip geçen uygarlıkları, lise çağlarımda not baskısıyla savsaklayarak, hafızamın derinliklerine gömmüştüm. Justiniano Otelleri’nde yöneticiliğe başladıktan sonra, otellerin adını, kurulduğu bölgede 1500 yıl kadar önce yaşamış olan bir Bizans yazlık şehri olan Jüstinyen Polis’ten aldığını öğrendim.

Otelin pazarlamasına katkıda bulunması amacıyla yaptığım yüzeysel araştırmalar, merak duygularımı kıpırdattı ve kendimi Alanya Müzesi’nde buldum.

Club Justiniano’nun isim babası olan müze müdürü İsmail beyin odasında Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal’ın kitabına, Gülcan ve Seher hanımların notlarına gömüldüm.

Bizim köklerimiz meğer ne kadar derindeymiş. Türk Tarih Kurumu’nun katkılarıyla, 1935-1983 yılları arasında kurulan 136 müze ile Anadolu topraklarında 8000 yıl içerisinde bulunan tüm eserlere kucak açılmış.

1983 yılında, yani kurum devletleştikten sonra, İ.S. 1071 yılında Selçuklular’ın Anadolu’ya girişi ve Malazgirt Savaşı öncesine, nedense hayli soğuk davranılmaya başlanmış. Bu 7000 yılın ıskalanmasını Akurgal şöyle dile getiriyor;

“Biz Türkler, Anadolu topraklarında oluşmuş tüm toplulukların çocuklarıyız ve onların bize bıraktıkları kültür varlıklarının mirasçılarıyız. Bu kültürlerin hepsi bizim. Yok eğer inkar edersek, “öyleyse orada ne işiniz var?” demezler mi adama?

Anadolu topraklarına gelen tüm uygarlıklar yarımada potasında erimiş ve onun sonunda bu günkü Türkiye ortaya çıkmıştır. Bazı politik ve zorunlu göçler dışında tüm tarih boyunca Anadolu’dan dışarıya göç eden bir topluluk yoktur. Öyleyse biz, Hatti, Hitit, Hurri, Urartu, Frigya, Karia, Likya ve Anadolu’da yaşamış bütün milletlerin çocuklarıyız.

Üstad ne güzel demiş değil mi? Bence de, akrabalığın bunca uygarlıkla karışması gurur duyulacak bir kokteyl. 8000 yıllık bir yarımada tarihinin, son seksen yılının egemeni Türkiye Cumhuriyeti’nin kuş beyinli bir siyasetçisi, hatırlarsanız, “Efesus, Troya, Pamfilya gibi isimleri kullanarak düşmanlarımızın gereksiz yere iştahını kabartıyorsunuz” gibi ifadeler kullanmıştı.

Homeros gibi edebiyatçıları, Thales gibi bilim adamlarını yetiştiren Anadolu, onların altın çağından üç bin yıl kadar sonra bu sığırları da doğurmuş.

Şimdi size tarih öncesi çağlardan günümüze kadar yaşayan uygarlıkların bir bölümünü özetlemeye çalışacağım;

Yeni Taş Çağı (İ.Ö.8000-5500): Dünyada bilinen en eski köy kültürleri bu devirde kurulmuştur. Çatalhöyük köylüleri 8000 yıl önce evlerinin duvarlarını fresklerle kaplayıp, sayısız sanat eserleri üretmişler.

Tahıl yetiştirip onları öğütmüşler, ölülerini güneşte kuruttuktan sonra etlerini kerpiçten yaptıkları sedirlerinin altına gömmüşler. Köpek, keçi ve koyunun evcilleştirilmesi de o yıllarda başlıyor.

Kalkolitik Çağı (İ.Ö.5500-3000):

Taş ve Maden Devri anlamına geliyor. Bakır, ilk kez o zaman üretiliyor. Dokuma, seramik gibi eşyalarla takas edilerek ilk ticaret başlıyor. Ticaretle birlikte karşılıklı haberleşme gereği ortaya çıkınca, kutsal yazı anlamına gelen HİYEROGLİF’le yazışmalar başlamış.

İ.Ö. 4000’in sonlarına doğru ilk kentler oluşmaya başlamış. Aynı yıllarda Mezopotamya ve Mısır dünyanın en uygar bölgeleri. Nitekim İ.Ö. 2000 yıllarında çivi yazısını bulan Mezopotamyalılar dünyanın süper gücü oluyor. Sonralarda matbaanın 200 yıllık bir gecikmeyle geldiği gibi çivi yazısı da 1000 yıllık gecikmeyle Anadolu’ya ulaşıyor.

Tunç Çağı (İ.Ö.3000-1200): Bakır ve kalayın karışımıyla elde edilen tunç madeni, Anadolu’da yeni bir çağı simgeliyor. 1800 yıllık bu uzun dönemde iki önemli uygarlık görüyoruz:

HATTİ UYGARLIĞI

(İ.Ö. 2500-2000) Anadolu’nun bilinen en eski adı, bu dönemi simgeliyor. Hatti Ülkesi. Daha sonra, Kafkaslar’dan gelen HİTİTLER (İ.Ö.1660-1190), Mısırla birlikte dünyanın iki süper gücü haline geliyor. Hititler, federatif sistemleriyle bir imparatorluk kurup, Suriye ve Mezopotamya üzerinde egemen oluyorlar. Hititler, kadın-erkek haklarını bile koruyan bir hukuk devletiydi.

Bu arada, İ.Ö. 3000-1800 yılları arasında Çanakkale yakınlarında taştan konutları ve surlarıyla ünlü, farklı tarihlerde üç ayrı Troya uygarlığı kuruluyor. Ne yazık ki, altın ve gümüş eserleri, 1870 yılında bir alman işadamı tarafından Almanya’ya götürülüyor.

ANADOLUYU TANIR MISIN ?

Demir Çağı (İ.Ö. 1200-750);

Karanlık çağ da denen bu dönem, bir çeşit gerileme dönemi. Zenginlik yok, yazı da kullanılmıyor.

Urartular (İ.Ö. 860-580);

Van gölü yakınlarında yaşayan Urartular, Frigler (İ.Ö.750-300) ve Lidyalılar (İ.Ö.700-300) ile birlikte dünyanın o zamanki önemli uygarlıklarını geliştiriyorlar. Urartu ve Frigler, madeni eserler, müzik konularında batı dünyasına esin kaynağını olurken, Lidyalılar ilk madeni parayı keşfediyorlar.

İşte bu dönemde Homeros (İ.Ö. 750-700), batının ilk edebiyat ürünü olan İLİADA’yı yazıyor. Anadolu, Persler tarafından işgal edildiği İ.Ö.545-533 tarihleri arasında, önderliğini yitirmiş ancak, Hellenistik dönem (İ.Ö. 333-30) boyunca dünyanın kültür merkezi haline gelmiştir.

Büyük İskender, tarihin ilk kültür emperyalisti olarak biliniyor. O yılların bayındır şehirleri Efes, Milet ve Bergama, Roma mimarisini de etkilemiştir.

Roma Çağı (İ.Ö.30-İ.S.395);

İşte Anadolu’nun zenginlik yılları. Sağlam, bakımlı yollar, taş köprüler, su kemerleri, çeşmeler, mermerden gymnasionlar, stadyumlar, tiyatrolar, agoralar, hamam, kütüphane ve sütunlu caddeler hep bu devrin ürünleri.

Aspendos ve Side tiyatroları da o devrin eserleri. Şimdi bir balıkçı barınağı tamamlanamazken, 1800 yıl önce 15.000 kişilik Aspendos tiyatrosunda tüm Pamfilya ahalisi tiyatro izlermiş. Kemer-Alara çayı arası Pamfilya diye adlandırılırken, Alara-Anamur arasına Kilikya denirmiş.

Bizans Dönemi (İ.S. 395-1453);

İ.S. 395 yılında, Doğu ve Batı olarak ikiye ayrılan Roma İmparatorluğu’nun doğusuna, Bizans adı verilmiş. Fatih’in 1453 yılında İstanbul’u almasıyla kapanan ve 1058 yıl süren Bizans dönemini 84 ayrı imparator yönetiyor.

Bunların on birincisi olan l. Justinian, 527-565 yılları arasındaki iktidar döneminde, askeri başarılarının yanı sıra İstanbul’da Ayasofya’yı yaptırıyor. Hukukçuları bir araya getirerek, Roma hukukunu modernleştiriyor. Bu gün kullandığımız medeni hukukun temellerini atıyor.

Almanca’da Justiz, İngilizce’de ise Justice diye söylenen ve hukuk anlamına gelen bu sözcük, Justinian’ın adını anmak için konuluyor. Okurcalar’a kurduğu antik kent, aslında onun başarılı eserlerinden sadece bir tanesi.

SELÇUKLULAR (1071-1299);

Kervansarayları, medreseleri, camileri, rasathaneleri, kütüphaneleri ve sarayları ile Selçuklular, Avrupa dahil Orta Çağ dünyasının en ileri düzeydeki temsilcilerindendi.

OSMANLILAR (1299-1923);

600 yıl boyunca güçlü bir imparatorluk kuran Osmanlılar, yüzyıllarca Doğu Avrupa ve Balkanlara egemen oldular. Çini, minyatür, mücevhercilik, ağaç kakmacılığı, kumaşçılık, halıcılık ve mimarlık alanlarında eşsiz eserler yarattılar.

VEE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ (1923- )
78 yıllık genç cumhuriyet, işte Anadolu’nun bu eşsiz uygarlık mozaiğinin son varisi. Kökleri bu kadar eskiye giden çok az ulus var. Sadece 500 yıllık tarihi olan Amerika’nın, varlıklı işadamlarının gözü, o nedenle tarihi eserlerimizde. Ne kadar paraları olsa da kökleri çok kısa.

Bugün, Anadolu’nun her karış toprağında karşımıza çıkan ören yerleri, harabeler (tarihi eser olarak koruyamayıp harap ettiğimizden ne yazık ki adları böyle), müzeler, mirasçısı olduğumuz kültürlerin bize kalan anıları, yadigarlarıdır.

Bu eserlerin ne olduğunu doğru anlayıp, bizden sonraki kuşaklara anlatabilip, sağlam olarak aktarabilirsek, ancak o zaman bu toprakların gerçek sahibi olduğumuzu hissedebiliriz.

Tunç Müstecaplıoğlu
01.09.2002

  • © 2025 Tunç Müstecaplıoğlu