Tunç Müstecaplıoğlu
  • ANA SAYFA
  • TUNÇ M.
  • YAZILARI
  • KİTAPLARI
  • FOTOĞRAF ALBÜMÜ
  • VİDEOLAR
  • İLETİŞİM
  • ANA SAYFA
  • TUNÇ M.
  • YAZILARI
    • Söyleşi & İmza Gününden...
    • Bana Otelini Göster Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim
    • BİR KİTAP DAHA YUMURTLADIM…
    • BİZ SANA DOYAMADIK BE DÜNYA…
    • FİLLER DİYARI BOTSVANA
    • Güneşime gölge etme...
    • Mısır'ı nasıl da özlemişim
    • PİLAV ÜSTÜ TURİZM GÜNDEMİ
    • SİZE BİRAZ RUANDA’YI ANLATAYIM MI?
    • Söyleşi & İmza Günü
    • TÜRKİYE’DEKİ DENEYİMİNİ YURTDIŞINA TAŞIDI
    • DEVELERİ BİR EVCİL HAYVAN GİBİ SEVECEĞİM HİÇ AKLIMA GELMEZDİ
    • HASTANE Mİ İŞLETİYORUZ YOKSA BİR OTEL Mİ?
    • AMERİKA'YI NASIL BİLİRSİNİZ?
    • MASKELİ BALO
    • BANA SADRAZAMINI SÖYLE..
    • OSMANLININ KARANLIK YÜZÜ
    • DUBAİ DUBAİ DİYORLAR DA..
    • JOSEF FRITZL'I TANIR MISINIZ?
    • NASIL ÖLMEK İSTERDİNİZ
    • UMMAN DA CORONA'DAN ETKİLENDİ
    • ORASCOM HOTELS-UMMAN, LİBERTY HOTELS LYKİA EL ELE
    • NEPAL, NE DE GÖRKEMLİ BİR ÜLKEYMİŞSİN SEN BÖYLE..
    • AUSCHWİTZ-BİRKENAU TOPLAMA KAMPLARI
    • BOĞAZDA YÜZMEK
    • GM RÖPORTAJ 07.2019
    • BANA EĞLENCE PROGRAMINI SÖYLE SANA..
    • TÜRKİYE NASIL DAHA İYİ TANITILIR
    • BİR KASIRGA GEÇTİ ÜSTÜMÜZDEN
    • DAHA NELER GELECEK BAŞIMIZA BAKALIM
    • MADAGASKAR'I TANIR MISINIZ?
    • KİBAR İNSANLAR DİYARI JAPONYA
    • OKTOBERFEST KADAR PAMUK DÜSSÜN KAFANIZA
    • BU DETOKS DA NE YA?
    • BİR MODALI ÖLDÜ DİYELER
    • ÜSTÜME GELMEYİN DİYETTEYİM..
    • TURİZM YAŞAMIN TA KENDİSİDİR
    • TENİS ANA KARNINDA ÖĞRENİLEBİLİR Mİ?
    • ANTALYA'DA TURİZMİN VE ÇELEBİ'NİN GELİŞİMİ
    • TENİS ÜZERİNE AFORİZMALAR
    • BİR ACAYİP BAYRAM BU BAYRAM
    • MODA YOLUNDA
    • BEN NE Mİ ANLADIM ŞİMDİ ŞU NEWYORK’TAN
    • PLAJDA TENİS Mİ?
    • İSTANBUL’DA TENİS OYNAMAK MI DEDİNİZ
    • YIKIN HEYKELLERİMİ..
    • BABAMDAN NELER ÖĞRENDİM..
    • SPOR SALONUNA GİDER MİSİNİZ
    • INCREDIBLE INDIA
    • NEE KAMBOÇYA’DA MISIN, ORASI DA NEREDEYDİ?
    • OLSAK OLSAK DA, NASIL BİR TAKIM OLSAK..
    • BEN NELERE GÜLERİM BİLİYOR MUSUNUZ?
    • GÖZYAŞLARI VE YAĞMUR..
    • SEVGİLİ K. ATATÜRK
    • VEDA MI DEDİNİZ?
    • SAVAŞ MANÇO İLE ÜÇ GÜN
    • VOLEYBOLDA BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?
    • TENİSÇİNİN TENİSÇİDEN BAŞKA DOSTU YOKTUR...
    • DON JUAN MISINIZ YOKSA KAZANOVA MI?
    • NASIL BİR DUYGUDUR BABA OLMAK ?
    • TENİSTE BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ ?
    • UFUK PARLAKDAĞ DA GÖZALTINA ALINDI..
    • BURSA SADECE ULUDAĞ DEMEK DEĞİLDİR..
    • PHOENIX ARTIK HAVALANMAYA HAZIR..
    • ANTALYA’DA TENİS VE ATİK..
    • SEN ADAM OLMAZSIN BE ULUDAĞ..
    • DOKTOR DOKTOR BAKSANA..
    • AZİZİM VALENTİN’İM..
    • NASIL DİNLENİR ŞU KLASİK MÜZİK..
    • BİTTİN SEN ARTIK CAN DÜNDAR..
    • PORTAKALI SOYDUM PİYANOMA KOYDUM..
    • ÇARŞAMBAYI PAZAR ALDI..
    • BODRUM BODRUM..
    • ANNE, BU ZIPLAYAN SARI ŞEY DE NE?
    • DANS EDER MİSİNİZ ?
    • ŞU SOKAKLARI BİKİNİLİ KIZLARLA DONATMALI MI DONATMAMALI MI..
    • ANTALYA’NIN DA BİR HYDE PARK’I VAR..
    • NURTOPU GİBİ BİR ASPENDOS’UMUZ DAHA OLDU..
    • GÜLÜMSER MİSİNİZ ?..
    • YAR BİZE DE BİR OLİMPİYAT..
    • PEHLİVAN PEHLİVAN..
    • BÜTÜN KONSERLERİNİ GEZDİM ANTALYA’NIN
    • KÖPÜK PARTİSİ'NDE İNSAN DA MI ÖLÜRMÜŞ..
    • MAMMA MIA GELDİ HOŞGELDİ..
    • AURA’YA GÜLŞEN GELDİ DEDİLER..
    • TARLADA SU KAYAĞI OLUR MU ?
    • HAYDİ BİRAZ DAHA FUTBOL..
    • CAN DÜNDAR MİLLİ TAKIM TEKNİK DİREKTÖRÜ OLSUN..
    • SİGARA İÇMEK YA DA İÇMEMEK..
    • ELİSABETH HURLEY'İ NEDEN REDDETTİM..
    • SEN NEYMİŞSİN BE KUDÜS...
    • SİZE İLHAN ABİ DİYEBİLİR MİYİM?
    • AYSEL GÜREL
    • NEREDEN NEREYE..
    • NEREYE GİTTİN BE KEMAL..
    • KONSTANTİNİYYE’DE MAHKEMEYE ÇIKTIM..
    • MAHMUTLARI GÖRMEDEN ÖLMEMELİ
    • KESTANEYİ ÇİZDİRMEYE AZ KALDI..
    • SANTİAGO-DİNK
    • BEYOĞLU’NDA GEZERİM ÇEVREMİ DE SÜZERİM..
    • SADDAM'IN İDAMININ HATIRLATTIKLARI..
    • MAGANDAM MISIN BENİM ?
    • TURİZMCİ SANATTAN NE KADAR ANLAR ?
    • TAYLAND’I GÖRMEK LAZIMMIŞ..
    • BİZ RUSLARI NİYE SEVDİK
    • BÖYLE BİR COĞRAFYADA UZUN VADELİ TURİZM OLUR MU ?
    • ENİŞTEM BENİ NİYE ÖPTÜ ?
    • NERDESİN IRIS ?
    • ANTALYA’YA CEYLAN İNDİ..
    • MAGRİPLİ ASLINDA FASLI DEMEKTİR..
    • AVUSTURYA SİHİR VE FLÜT DEMEKTİR..
    • GEEEL, TAZE TATİL BİLGİLERİ BUNLAR..
    • DÜŞTÜK YOLLARA MEMLEKETİ TANITIYORUZ..
    • MERHABA ARIKAN BEY..
    • VAY BE 15 YIL MI GEÇMİŞ ?
    • AVRASYA AVRASYA BİZİ ŞAŞIRTMA..
    • LA SUISSE 12 POINTS..
    • TURİZM ZİRVE YAPTI..
    • DIŞIMIZDAKİ İRLANDALILAR..
    • SİZE BİRAZ NORVEÇ’İ ANLATAYIM MI ?
    • SİZCE ALANYA MI ŞANSSIZ, YOKSA YÖNETİCİLERİ Mİ BECERİKSİZ ?..
    • KAN VE TURİZM..
    • TENİS'İN MEKKE'Sİ WIMBLEDON..
    • HAYDİ ARTIK SAHNEYE..
    • KUDÜS YOLCULARIYLA BİR KAÇ GÜN..
    • RUS GELİNCE AŞKA, RUSUN AŞKI BAŞKA..
    • HİSSELİ TURİZM KUMPANYASI..
    • VENİ VİDİ DOLOMİTİ..
    • BİZİ NİYE İSTEMİYON EVROPA ?
    • ANTALYA’DA KIŞ NASIL GEÇER ?..
    • ORDAN TURİST GÖNDER, KALİTELİSİNDEN OLSUN..
    • VAR MI OTELİNİZİN BİR TEMASI ?
    • HAYDİ MAYORKA’YA BİR-İKİ, KALKIYOOR..
    • PATRONLARI KİM EĞİTECEK?
    • BELEK’DE TURİZM DAHA MI İYİ YAPILIYOR ?
    • TANITIM SAVAŞLARI
    • YATSI EZANI ÜSTÜ VİYOLONSEL
    • İSTANBUL WONDERFUL...
    • HOROZUN KAÇTI TUNÇ...
    • TUİ NİYE ANTALYA'YA ÇIKARMA YAPTI ?
    • SİZ HİÇ KİRİL ALFABESİ GÖRDÜNÜZMÜ?
    • BERLİN HALA TURİZMİN BORSASI MI?
    • SHARM EL SHEIKH’İ BİR DE DALAMAYANDAN DİNLER MİSİNİZ ?
    • MISIR’I NASIL BİLİRSİNİZ ?
    • HER ŞEY YİNE GÜZEL OLACAK...
    • NERDEN BAŞLASAM...
    • BANA BİR MASAL ANLATSANA..
    • GİRİT’E HOŞGELDİNİZ
    • BİZ ASLINDA KİMLERDENİZ ?
    • SİZCE ALANYA İYİ TANITILIYOR MU?
    • YABANINDAN DOMUZ SAR USTA...!
    • MEMLEKETTEN İNSAN DİYALOGLARI
    • SAYMADIM KAÇ BAKAN OLDU
    • ORDU LİGHT
    • ALACAKARANLIK KUŞAĞI
    • ALANYA NASIL KURTULUR
    • FUARA KİM, NİYE GİDER?
    • FUARINIZI NASIL ALIRDINIZ ?
    • FLYING DUTCHMAN YİNE GELİYOR
    • EY TELEVİZYON!... ARTIK SANA TESLİMİZ
    • ENDÜLÜS’DE RAKS
    • TURİZMDE ŞİMDİLİK HERŞEY YOLUNDA!..
    • RUSLAR HARİKALAR DİYARINDA..
    • ALAİYE’Yİ DAĞ BİSİKLETLERİ FETHETTİ...
    • BENİ DE TÜRK DOKTORLARINA EMANET EDİN...
    • TO WILLIAM OR NOT TO SHAKESPEARE
    • PAZAR SABAHLARI NASIL UYANMAK İSTERSİNİZ ?
    • ŞU GEMİDE AH BEN DE OLSAYDIM..
    • BEN HALA KORKUYORUM
    • ÇİN’DEN BİLE TURİST GETİRİRİZ EVELALLAH!..
    • DOBRA PAJALOVAT...
    • NE MUTLU TURİSTİM VAR DİYENE..
    • UYANIN VE KENDİNİZE GELİN!..
    • GÜLE GÜLE BARIŞ MANÇO...
    • İSVEÇ’TE BİR KÜRT’LE TANIŞTIM..
    • SAYIN ŞANSAL BÜYÜKA..
    • KASTÜŞKA HASTANESİ
    • N’OLACAK ŞİMDİ BU RUSYA’NIN HALİ ?
    • SİDE’Yİ GÖR, ALANYAYI ÖP BAŞINA KOY!..
    • ALANYA 2025
    • ASLINDA HERŞEY YOLUNDA
    • BELKIS HABERLER'İNDE MOZART'IN RUHUNU ŞAD ETTİK...
    • YİNE Mİ PATLATAMAYACAĞIZ ŞU TURİZMİ..
    • İMDAT!.. DAMLATAŞ’TA TİMSAHLAR VAR..
    • İÇİNDEN TRAMVAY GEÇEN İSTANBUL..
    • İSTANBUL'DA ÖLMEK DE ZOR
    • ŞU KAYAK SPORUNU NE YAPSAK DA PATLATSAK..
    • AIDS ALANYA’DA
    • SEN NEYMİŞSİN BE MENDEBUR SİGARA...
    • ALANYA HALA GÜZEL DERSEM, İNANIR MISINIZ?
    • ANDREAS'A ALANYA’DAN MEKTUP VAR
    • FAYTON TEHLİKESİ
    • GELİYOR DÜĞÜN ALAYI, TIKAYIN KULAKLARI..
    • LET’S TALK ABOUT ALANYASPOR
    • BOĞA GÜREŞİ
    • DENİZ BAYRAMI MEĞER NE HOŞMUŞ..
  • KİTAPLARI
  • FOTOĞRAF ALBÜMÜ
  • VİDEOLAR
  • İLETİŞİM

SİZE BİRAZ RUANDA’YI ANLATAYIM MI?

17.06.2022  — 
 Afrika, Ruanda, Rwanda, Turizm

Gezmeyi çok seviyorum.
Zaten kim sevmez ki?
Bugüne kadar 55 ülke gezdim.
Yeryüzünde yer alan 200 kadar ülkenin hepsini görme şansım olamayacaksa da, en azından yarısını gezmeye talibim.

Avrupa ülkeleri beni artık pek cezbetmiyor.

Neredeyse hepsi birbirine benziyor.

Afrika kıtası ise beni her bir kaç yılda bir kendisine çekiyor.

Atalarım oralardan mı gelmiş, artık bilemiyorum?

Gezdiğim ülkelerin içinde doğa yürüyüşleri, ormanlar, bozulmamış, güler yüzlü insanlar, ah hele bir yerinde hayvan gözlemi de olursa tadından yenmiyor.

Fas, Kenya, Tanzanya, Mısır ve Madagaskar’dan sonra bu kez sırada bir başka Afrika ülkesi olan Ruanda vardı.

Bu ülke hakkında bir çok insan gibi, benim de aklımda yarım yamalak bilgiler uçuşuyordu.

Şimdi bu gezi öncesi ve gezi sırasında aldığım notları paylaşmak isterim;

DAĞ TAŞ SALATA MALZEMESİ

Ruanda, denize kıyısı olmayan, bir tarım ürünleri cenneti.

Halkının yüzde doksanı tarım sektöründe çalışıyor.

Hem de günlük 8-10 saatlik bir emeğin karşılığında sadece 2-3 dolarlık bir yevmiye için.

Kısacası Ruanda yoksul bir ülke.

Daracık bir toprak parçasına 13 milyon Ruandalı sıkışıp kalmış.

Komşuları, kuzeyde Uganda, güneyde Burundi, doğuda Tanzanya, batıda da Demokratik Kongo (ne kadar demokratik oldukları bir hayli tartışılır).

Ana dilleri Kinyarwanda.

Bu dilin Afrika’da yaygın konuşulan Swahili dili ile bir benzerliği yokmuş.

Başkentleri 1.2 milyon nüfusu ile Kigali.

Afrika deyince aklınıza sıcak bir ülke gelmesin.

Bin tepeli ülke diye tanınıyor, Haziran ayının ortasında bile geceler bir hayli soğuktu.

Ülkenin en alçak noktasındaki rakım bile 950 metre.

En yüksek dağı Karisimbi ise 4507 metre.

Başkent Kigali’de yıllık sıcaklıklar 12-27 derece arasında değişiyor.

KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ VE KURTUN HİKAYESİ GİBİ..

Avrupalı ülkeler, başta Belçika ve Fransa olmak üzere Afrika’nın da baş belası olmuşlar.

“Bakın size ne güzel medeniyet getiriyoruz” sosuyla, tüm kıtanın kaynaklarını sömürmüşler, sömürmeye de devam ediyorlar.

İspanyol ve Portekizliler Güney Amerika’yı ne kadar sömürmüşlerse, Fransız ve Belçikalılar da Afrika’ya o oranda çökmüşler.

Kiliseler kurmuşlar, halkın yüzde yetmiş beşini Hıristiyan yapmışlar.

Yedi yıl önce aramızdan ayrılan Süleyman Demirel’in özlü sözlerinden biri de, “Dünkü güneşle bugünkü çamaşır kurutulmaz” idi.

Tabi ki günümüzden 100 yıl kadar öncesini, bugünün şartları ile karşılaştırıp sonuç aramak abesle iştigal gibi görünebilir.

Ama bal gibi sömürmüşler işte.

Önce 1885-1919 yılları arasında Almanya, daha sonra da 1961’e kadar Belçika.

O dönemin Ruanda krallarına çakma saraylarla sözde konfor sağlamışlar, onları kukla idareciler haline getirmişler, sonrasında da istedikleri gibi at koşturmuşlar.

Derken 1962’de Ruanda bağımsızlığını kazanmış.

BAĞIMSIZLIK GÖMLEĞİ SANKİ BİR HAYLİ BOL GELMİŞ GİBİ

“Çingeneye beylik vermişler, önce babasını asmış” diye bir hayli ırkçılık kokan bir özdeyiş vardır ya hani.

Benzeri Ruanda’da da yaşanmış.

Cumhuriyeti nerelerinden anladılarsa artık, bağımsızlıklarından kısa bir süre sonra, sancıları hala süren bir kardeş savaşı yaşamışlar.

Fiziki olarak daha kısa boylu ve daha kara derili olan ve nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturan Hutular, onlara oranla daha ince ve uzun olan azınlıktaki Tutsiler’i hamam böcekleri olarak niteleyip hepsini toptan olarak ortadan kaldırmaya karar vermişler.

7 Nisan-15 Temmuz 1994 tarihleri arasındaki 100 günde Hutular, Tutsileri palalarla keserek, silahlarla vurarak öldürmüşler.

Demokrasinin baş öğretmeni Fransızlar da Hutulara, “Tutsiler nasıl daha iyi öldürülür” eğitimleri vermişler, para desteğinde bulunmuşlar.

Fransa’da yaşayan Hutu kökenli bir işadamı binlerce pala imal edip Ruanda’ya yollamış.

Sadece 100 gün içinde sekiz yüz bin ile bir milyon arasında Tutsi, ya katledilmiş ya da ortadan kaybolmuş.

Binlercesinin cesetleri nehirlere, göllere atılmış.

Halkın acısı henüz taze, her yıl o göllere çiçekler atıyorlar.

Tüm dünya da ya bundan habersizmiş ya da duymazdan gelmiş.

Tıpkı bugün Ukrayna’da yaşandığı gibi.

Bu ahmakça katliamı sadece Fransızlar’a fatura etmek doğru olmaz tabi.

Hepimizin içinde iyilik de kötülük de var zaten.

Onlar, içlerindeki kötülükleri beslemişler ve komşularını hatta eşlerini, çocuklarını katletmişler, ya da bu cinayetlere göz yummuşlar.

Sonrasında katliam sanıkları komşu ülkelere ya da daha uzaklara kaçmışlar.

Yıllardır, tıpkı Nazi suçluların Güney Amerika’da arandıkları gibi, Ruandalılar da katliamların sorumlularını arayıp yargı önüne çıkarmaya çalışıyorlar.

Sular henüz tam anlamıyla da durulmuş değil.

Biz Musanze dağlarını gezerken, fonda Kongo sınırından, ya da Kongo’nun içinden bomba sesleri geliyordu.

HOTEL RWANDA FİLMİ AZ KALSIN OSCAR KAZANIYORDU..

Benim bu olaylardan ilk kez haberim 2004 yapımı “Hotel Rwanda” filmi sayesinde olmuştu.

Kahraman bir otel müdürü, ölümü göze alarak 1268 kadar masum Tutsiyi otelinde saklayıp ölümden kurtarıyordu, falan..

Falan diyorum, çünkü filme ilham veren otel müdürü Paul Rusesabagina da katliam sorumlusu olarak 2020’de Dubai’de, Ruandalılar tarafından yakalanıp Ruanda’ya getirilerek hapse atıldı ve 25 yıl hapse mahkum oldu.

DİAN FOSSEY’E HAYRAN OLMAMAK ELDE DEĞİL

Ruanda’nın adını bir de ünlü Amerikalı maymun türleri araştırmacısı Dian Fossey’den duymuştuk.

Hani şu hayatını Dağ Gorilleri’ni tanımaya adayan kadın.

1932 doğumlu Fossey, 1966-1985 yılları arasında Musanze’deki Volcanoes Ulusal Parkı’nda, deniz seviyesinden üç bin metre kadar yükseklikteki bir dağda, tam 19 yıl boyunca dağ gorilleri ile birlikte yaşamış.

Kaçak avcılarla savaşmış, onların hayvanları yakalayıp hayvanat bahçelerine peşkeş çekmelerine, gorilleri vurup ellerini kül tablası olarak üç paraya satmalarına, filleri dişleri için avlamalarına karşı çıkmıştı.

27 Aralık 1985 tarihinde, muhtemelen yakın koruması ve ona destek olan bir kaç katil Dian Fossey’i palalarla evinde sabaha karşı katletmişler.

Fossey’i, 1988 yapımı “Sisteki Goriller” filminde Amerikalı film yıldızı Sigourney Weaver (1949) başarıyla temsil etmişti.

Doğa, Ruanda’ya bir hayli cömert davranmış.

Nefis bir doğaya, yağmur ormanlarına, 700 kadar kuş türüne ve zengin bir vahşi yaşama sahipler.

Ulusal park haline getirilen orman ve göllerinde; aslan, fil, zürafa, gergedan, leopar, zebra, çeşitli antiloplar ve bir çok maymun türü yaşıyor.

Göllerinde de, timsah, su aygırı ve farklı balık türleri var.

AKRABA ZİYARETİ YAPMADAN OLMAZDI TABİ..

Volcanoes Ulusal Parkı’na Dian Fossey’in yaşadığı dağlara da gittik.

Amacımız, o muhteşem Dağ Gorillerini kendi evlerinde görmekti.

Nitekim rehberlerimiz bizi bir buçuk saatlik zorlu, bol tırmanışlı bir yürüyüşün ardından sarp ormanın içinde onların yanına götürdü.

Beş metre ötemizde, sanki biz yokmuşuz gibi oturan, ciddi suratlı goril ailesini ilk gördüğüm anı hiç unutmayacağım.

Onların geçici oturma odalarına 1-2 saat kadar konuk olduk. (konukseverlikleri bir hayli tartışılır, çünkü bize bir bambu sapı bile ikram etmediler)

Bebek goriller ara sıra bizimle iletişime geçmeye çalışsalar da anneleri, “gel bakiim evladım buraya, bak tüylerin yine pire dolmuş” der gibisinden onların bize yaklaşmalarına izin vermedi.

Ruanda dağlarında 20 kadar farklı goril ailesi yaşıyor.

Uganda ve Kongo dağlarında da bir çok goril ailesi daha var.

Sıkı koruma programları sayesinde, dünyada nüfusları artan yegane maymun (primat) türüymüş dağ gorilleri.

Üç ülkedeki toplam nüfusları 1.100 kadarmış.

Bu gorillerin yaklaşık yarısı Ruanda’da yaşıyor.

Doğal ortamlarında 40 yıl kadar ömürleri var..

Erkeklerin sırt tüyleri 12 yaşından sonra beyazlaşıyor ve kendilerine “gümüş sırtlı” deniyor.

Onlar ailenin lideri.

Gorillerle biz %98 oranında benzeşiyoruz, yani onlar bir tür kuzenlerimiz. (şempanzelerin bizimle benzerlikleri ise %99 oranında)

Erkek goriller, 1.70 metrelik boyları ve 180 kiloluk ağırlıklarıyla, dünyanın en büyük, en güçlü hayvanlarından.

Uyumadıkları sürece neredeyse tüm gün yiyorlar.

Yaprak, kök gibi bitkiler onların temel besinlerinden.

Her gece farklı yerlere yuva yapıyorlar, yavrular anneleriyle birlikte uyuyor.

Birbirleriyle 16 farklı ses tonuyla iletişim kuruyorlar.

Genellikle, 10-15 bireyden oluşan aile grupları olarak yaşıyorlar.

Batı Afrika’da da goriller yaşıyor, ancak o konuya girmeyeyim artık.

Zaten bu yazı, Ruanda’dan çok etkilendim diye pehlivan tefrikasına döndü bile..

NEREDEYSE SİNGAPUR KADAR TEMİZ BİR ÜLKE RUANDA

Kigali, Akagera, Nyungwe, Musanze derken sekiz günde büyük bir bölümünü gezdik bu güzel ülkenin.

Normal bir yılda 1.6 milyon turist geliyor Ruanda’ya ve bu trafik ülkelerine 500 milyon dolarlık bir gelir sağlıyor.

Daracık yollarında hatırı sayılır bir araç ve insan trafiği var.

Artık Hutu, Tutsi gibi ayrımcılığı çağrıştıran terimleri kullanmak yasak.

Tıpkı zenci sözcüğünde olduğu gibi Hutu, Tutsi terimleri yasaklı.

Artık herkes Ruandalı.

Katliamın bir daha tekrarlanmaması için bir çok yere “Never Again” (bir daha asla) diye yazmışlar.

Yollarda sigara içmek, yemek yemek ayıp sayılıyor.

Onca yoksulluğa rağmen her yer pırıl pırıl.

İnsanları güler yüzlü, yardımsever.

Her ayın son Cumartesi günü devlet başkanı dahil çıkıp sokakları temizliyor.

Plastik poşet kullanmak yasak, denemesi hapis cezasına kadar gidebiliyor.

Parlamentolarında vekillerinin çoğu kadın.

Kadına kötü davranan, tokat atan kendisini anında hapiste buluyor.

Ah şu güzelim dünyayı testosteron fazlalıklı saldırgan erkekler yerine kadınlar yönetse, ne kadar daha huzur içinde yaşardık..

İmkanı olanlara Ruanda’yı görmelerini hararetle öneririm..

Tunç Müstecaplıoğlu / 17.06.2022

  • © 2025 Tunç Müstecaplıoğlu